YUNUS ARTAN VE RİZE’NİN SORUNLARI

YUNUS ARTAN VE RİZE’NİN SORUNLARI
Yunus Artan sanatta kendini yenileyen sosyal hayata dair her zaman bir duruşu sözü olan kardeşim. Bugün bazı tespitlerde bulunmuş: Her gün Rize’de yıkılacak bina haberleri!
Vatandaşla bu kadar iletişim kopukluğunun ve ne olacağının belirsizliğinin olduğu başka bir il yoktur galiba?
”İnsanların iş yerlerini, evlerini yapmadan, yarın yıkıyoruz” Haberleriyle Rizeliye hizmet mi ediliyor?
Türkiye’de Merkezinden 2 adet uzun viyadük geçen başka il var mı? Çocuklarımızı alıp getire bileceğimiz bir sosyal alan var mı? Rize’ de balık tutulacak bir iskelemiz var mı? Rize’nin ilçelerine getiriyoruz 2 tane kuğu görsün çocuklarımız.
İnsanların salgın nedeniyle yaşadığı maddi ve manevi zorluklara karşı tek sorunumuz yıkılacak binalar mı?
En güzel hizmet yeşile ve doğaya yapılan hizmet değil midir? Gelen giden denizi dolduruyor ve üstünde bina yapıyor. Peki deprem olursa sadece sakat binalar mı yıkılacak? Rize’in üçte ikisi dolgu üstünde, kayarsa hepsi de kayacak:(
Yeni yerleşim yerleri açmadığınız sürece aynı tas aynı hamam… Şekil değişikliği ve kaybedilen hatıralar. Eski Rize fotoğraflarını duvarlarımıza asmaya ve özlemeye devam edeceğiz anlaşılan:(
Orduyu Samsun’u imreniyoruz. Gidip tüm hemşirelerimizin görmesi gerekiyor. Onlarda denizi doldurdu bizde! Burası başbakanların şehri mi acaba?
Altını çizelim bu particilik değil yöneticilik. Ufku betonla özleşmiş akılları görmekten yorulduk. Nerede o eski insanlar, nerede o eski bayramlar, nerede o Ekrem Orhon’la