YAŞ KIRKIN ÜSTÜNDE Bazen dalıp gittim mi? Hep o günleri hatırlarım. Doğup, büyüdüğüm, oynadığım yerler, Aklıma geldikçe tek, tek sayarım, Çocukluğumdaki isimleri, Yaş kırkın üstünde, Seneler takvim yaprakları gibi. Tek, tek savrulup gitti. Tazeleniyor bazen anılar, Geride ne kaldı sadece onlar. Yaş kırkın üstünde, Yol yarılandı, gitti, bir ömür bitti. Herkes büyüdü, çoğaldı. Şimdi ne..
YAŞ KIRKIN ÜSTÜNDE
Bazen dalıp gittim mi?
Hep o günleri hatırlarım.
Doğup, büyüdüğüm, oynadığım yerler,
Aklıma geldikçe tek, tek sayarım,
Çocukluğumdaki isimleri,
Yaş kırkın üstünde,
Seneler takvim yaprakları gibi.
Tek, tek savrulup gitti.
Tazeleniyor bazen anılar,
Geride ne kaldı sadece onlar.
Yaş kırkın üstünde,
Yol yarılandı, gitti, bir ömür bitti.
Herkes büyüdü, çoğaldı.
Şimdi ne kaldı?
Anılarım, mazim ve ben.
Seneler akıp gitti,
Alıp götürdü bizi, bu günlere.
Kırlaşan şakaklar, ağırlaşan saçlar.
Yol yarılandı geçti, bir ömür bitti.
Fotoğraflarda kaldı o eski günler.
Dünüm ve bu günüm,
Yaş kırkın üstündeki halim.
Tüten bir ocak, mutlu bir aile.
Dün, bir çocuk, bugün bir baba.
İşte hayat gerçeği dün, bugün ve yarın.
TEMMUZ 2001 NECATİ DİLİ