ÇAYCININ SESİ ÇAY ÜRETİCİSİNİN CAVİT AMCASI RİZE GÜNDOĞDU KALAMOZ’LU (AKPINAR) CAVİT ÖZGÜR 1920 yılında Rize’nin Akpınar Köyü’nde dünyaya geldi. Annesinin adı Fatma, babasının adı Ahmet’tir. 11 Mayıs 2000 yılında hayata gözlerini yumdu. Ömrü çay tarımının gelişimine, çay üreticilerinin sorunlarının giderilmesine adadı. Gazetecilik yıllarımda tanışma sohbet etme, tavsiyelerini dinleme imkânı bulduğum için çok şanslıyım. CAVİT AMCA..
ÇAYCININ SESİ ÇAY ÜRETİCİSİNİN CAVİT AMCASI
RİZE GÜNDOĞDU KALAMOZ’LU (AKPINAR) CAVİT ÖZGÜR
1920 yılında Rize’nin Akpınar Köyü’nde dünyaya geldi. Annesinin adı Fatma, babasının adı Ahmet’tir. 11 Mayıs 2000 yılında hayata gözlerini yumdu. Ömrü çay tarımının gelişimine, çay üreticilerinin sorunlarının giderilmesine adadı. Gazetecilik yıllarımda tanışma sohbet etme, tavsiyelerini dinleme imkânı bulduğum için çok şanslıyım.
CAVİT AMCA KELİMELERE SIĞMAZ
Cavit Amca ile bizi Gazeteci arkadaşım Ömer Şan tanıştırdı. Şan “bir memleket sevdalısı, çayın ve çaycının sesi, kulağı ve dahi neferi” olarak tanımladığı Cavit amcanızı bakın nasıl anlatıyor: Çaya dair haberlerin peşinde koşturup, arada ufak araştırma ve makaleler hazırlarken buldu beni, tanıştık!
Sadece, ben ‘Cavit Özgür’ dedi. Sene kaç bilmiyorum. Sonrası malum. Basın toplantılarında, çaya dair programlarda, geçmişe dair söyleşilerde çoğunlukla beraberdik. Şimdilerde birilerinin kendine emek biçtiği Rize-Artvin Havalimanı projesinin 1960 yıllardaki, merhum arzuhalci Kayıkçı Dayı ile çalışmalarını, Rize-İspir Erzurum yoluna dair ilk çalışmaları ve Sandıkçı Şükrü’nün destanı ile İpsiz Recep’in ‘ipsizliğini’ de Cavit Amca’dan öğrendim. Merhum Cafer Tayyar Tuzcu ile de denk gelince hep eskiyi anardık… Şimdi ise biz onları anıyoruz. Ne olursa olsun sığmıyor kelimelere!.. Hele de bugün yaşananlara bakınca. Taze çay kokusunu içinize çekince Cavit Amcanın emeğinin tadı gelir genzinize, tanımadığınız için anlamlandıramazsınız! Verdiği mücadele, yazdıkları ve yaptıkları anlatılmalı bugüne ve geleceğe… Hastalandığında ve 11 Mayıs’ta Rize’de değildim. Bir kez ziyaret edebildim, kısa söyleştik. Şimdi O, hala köydeymiş, yaşlılık nedeniyle kente inemiyor gibi geliyor! Saygıyla anıyorum.
Ruhu şad, mekânı cennet olsun!
MEMLEKET VE ÇAY DAVASINA ADANAN BİR ÖMÜR
İsmi Rize Çay ile birlikte anılan ve Rize Çay tarımına öncülük eden Zihni Derin bütün alt yapıları hazırladıktan sonra 1938 yılında Rize ve çevresinde kurulacak Zirai Teşkilatının başına koordinatör olarak atanır. Arkadaşlarıyla birlikte Çay tarımına yabancı olan Rizelilerin tereddütlerini gidermek onları çay tarımına yönlendirmek için Rize’yi köy köy dolaşır. Konuşmalar yapar. Bu konuşmaların birinde Derin etrafında toplana n gençlere çay ithalatının ülkemize yüklediği ekonomik yükten bahsederek “Biz çayı dışarıdan ithal ediyoruz ve karşılığında hazineden kilolarda altın veriyoruz. Eğer bu çayı biz bu yörede yetiştirirsek her yıl kilolarca altın hazinemiz de kalacaktır” der. Konuşmayı dinleyenler arasında Cavit Özgür de vardır. Ziraat Mühendisi Zihni Derin ile tanışır. Sözlerden çok etkilenir. Ve ömrünün geri kalan altmış yılını memleket ve çay davasına çay adar.
YILMADAN YORULMADAN ÇAYI SAVUNDU
Çaycının ve çayın sorunlarını çeşitli gazetelerde yazıları ile dile getirdi. 1953 yılında İstanbul’da Sinan Matbaası’nda Çaycının Sesi isimli bir kitapçık yayınlar ve ücretsiz dağıtımını sağlar. Kitabın alt başlık ismini “İnkişafa (gelişim) mı? İnkıraza mı (çöküş) mı? Gidiyor. Tekel ve Ziraat Bakanlarına ithaf olunur” şeklinde hazırlar. 1970 yılında yine İstanbul’da Alpaslan Matbaası’nda Çaycının Sesi isimli bir kitapçık serisinin yenisini yayınlar ve yine ücretsiz dağıtımını sağlar. Bu kez kitabın alt başlık ismini “Yeşil Altının Kara Talihi- Birazda biz konuşalım şeklinde hazırlar. 1972 yılında ise Çaycının Sesi kitapçık serisinin yenisinde Rize çayının dünyanın en kaliteli çay olduğunu dile getiren İngiliz profesörleri raporları ile belgeleri ile ortaya koymuştur.
MEMLEKETİMİZE FAYDASI ÇOKTUR / UNUTMAK OLMAZ
2-7 Kasım 1981 tarihleri arasında gerçekleştirilen İkinci İzmir İktisat Kongresi’ne Rize Ziraat Odası temsilcisi olarak katılmış Atatürk’ün tarım politikası konusundaki direktiflerini bildiride sunmuştur. İki dönem (1. Dönem 1961 inkılap yılları – ikinci dönem 1978 / 1984 yılları arası) Akpınar Köyü Muhtarlığı yapmıştır. Ömrünün son nefesine kadar çay davasını savunmuş ve çay davasının sahiplenilmesini istemiştir.
GEÇMİŞE BÜYÜK VEFASI VARDI
Sadece çayın sorunları ile ilgilenmekle kalmamış, tarihi değerlerin ortaya çıkmasına öncülük etmiştir. Rize Vakfı Başkanı Orhan Keçeli öncülüğünde vakıf tarafından İpsiz Recep’in Rize Belediye Parkı’nda heykelinin dikilmesini konusunda destek vermiştir. Ve yine Meclis-i Mebusan milletvekili Akpınarlı mühendis Osman beyin babası Rize Belediye başkanlarından Tevfik Efendi’nin mezar taşı kitabesinde eski yazıyla yazdırdığı millet için çalış karşılık bekleme yaptığın işten haz duyarsan en büyük mükâfatın budur sözünü Türkçeye çevirerek Akpınar kahvesinde sergilemiştir.
Rize muhtarlar Derneği, Çay Üreticileri Derneği ve Akpınar Kuran Kursu Derneği’nin kurulmasında öncülük etmiştir. İki erkek altı kız toplam sekiz çocuk sahibi olan Cavit amcamız Kasım 1999’da yakalandı prostat kanserine yenik düşmüş, 11 Mayıs 2000 tarihinde 80 yaşında ebedi âleme göç etmiştir. Allah (cc) rahmet eylesin. Mekânı cennet olsun…
Bilgiler için Gazeteci arkadaşım Ömer Şan’a, çocukları Cavit Özgür’un Receb Özgür (Emekli Öğretmen) ve Öner Özgür’e (Devlet Demiryolları Genel Müdür Yardımcısı) teşekkür ederim.
Fatih Sultan KAR / İST.